Bugün Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlanan ve bazı iştiraklerimizle ilgili asılsız, amacı kamuoyunu yanlış yönlendirmek olan köşe yazısı nedeniyle Sn. Barış Terkoğlu'na verdiğimiz yanıtı, tüm paydaşlarımızı ve toplumu doğru bilgilendirmek amacıyla aşağıda paylaşıyoruz.
Bu iddialar nedeniyle sürmekte olan yasal süreçleri titizlikle takip ettiğimizi ve Kurumumuzun itibarının zarar görmesine asla izin vermeyeceğimizi tüm kamuoyuna saygıyla bildiririz.
"Sayın Barış TERKOĞLU,
15 Aralık 2025 tarihinde Cumhuriyet Gazetesi’nde yer alan yazınızda yer verilen ve Danıştay’da görülen davaya ilişkin olarak sunulan beyan dilekçesinde, her biri halka açık birer şirket olan OYAK Çimento ve OYAK Yatırım’ın 2023 yılı Genel Kurul kararları ile Bağımsız Denetim raporlarının çeliştiği iddia edilmiş; yargıya intikal etmiş bir husustaki bu iddialara yurt çapında yayın yapan Cumhuriyet Gazetesi’ndeki köşenizde yer verilmesi nedeniyle şahsınıza yönelik kurumsal bir açıklama yapma ihtiyacı ortaya çıkmıştır.
Söz konusu yazıyı kaleme almadan, hakkımızdaki iddialarla ilgili kanaatlerimizi almaya gerek duymamanızın basın etik ilkeleri ile çeliştiğini hatırlatarak, size yaptığımız bu açıklamaya, cevap hakkımıza saygı gereği, köşenizde yer vereceğinize ve yanlış bilgilendirdiğiniz okurlarınıza durumun gerçeğini de aktaracağınıza inandığımızı ve bunu sizden talep ettiğimizi belirtmek istiyoruz.
İddia edilen hususlar tamamen gerçek dışı olduğundan, Kurumumuzun, üyelerimizin, şirketlerimizin ve hissedarlarımızın zarar görmemesi için konuya hassasiyetle yaklaşılması gerektiğini tekrar dikkatlerinize sunuyoruz.
Yazınıza konu edilen iddialar özetle; OYAK Çimento ve OYAK Yatırım’ın 2023 yılına ait Genel Kurul Kararları ile Bağımsız Denetim Raporlarında yer alan bağış tutarlarının uyumlu olmadığı, böylece Kurum’un ve üyelerinin zarara uğratıldığı hususunda yoğunlaşmaktadır.
Genel Kurul Kararları ile Bağımsız Denetim Raporları arasında yer alan rakamlardaki nominal farklar enflasyon muhasebesi gereği yapılması zorunlu olan düzeltmelerden kaynaklanmaktadır. 31.12.2005 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve yayımından sonra başlayan hesap dönemleri için uygulanma alanı bulan Türkiye Muhasebe Standardı 29 (TMS 29), yüksek enflasyonlu ekonomilerde, şirketler tarafından farklı tarihlerde yapılan harcamaların belirli bir tarih itibarıyla ulaştığı gerçek değeri tespit etmek üzere kullanılan bir Ulusal Muhasebe Standardıdır. Bu standart dünyada da uygulanmakta olan IFRS (Uluslararası Raporlama Standardı)’ye paralel olarak ülkemizde Türkiye Finansal Raporlama Standartları (TFRS) gereğince faaliyet gösteren tüm şirketlerde yasal bir zorunluluk olarak uygulanmaktadır.
OYAK Çimento’nun Genel Kurul Kararında geçen bağış tutarı (323.323.416TL) ile Bağımsız Denetim Raporunda geçen tutar (477.937.411 TL) arasındaki fark, “Yüksek Enflasyonlu Ekonomilerde Finansal Raporlama” başlıklı Türkiye Muhasebe Standardı 29 (TMS 29) uyarınca yapılan hesaplama sonucunda oluşmuştur. Nitekim bu husus, Faaliyet Raporunda dipnotla açıklanmıştır.
Başka bir anlatımla; ilgili bağışlar şirketin cebinden çıktığında 323 milyon TL iken, yüksek enflasyon nedeniyle 31 Aralık’ta yani yıl kapatılırken şirkete etkisi 477 Milyon TL’dir.
OYAK Yatırım’ın Genel Kurul Kararında geçen 32.627.859 TL tutar ise yalnızca OYAK Yatırım’ın yaptığı bağışları, Bağımsız Denetim Raporunda ve Faaliyet Raporunda geçen 53.760.869,00TL’lik tutar OYAK Yatırım ve altındaki grup şirketlerinin toplam olarak yaptığı bağış tutarını göstermektedir. Bu tutar TMS 29 etkisiyle hesaplandığında ise 67.627.626,00TL’ye ulaşmakta ve yasal zorunluluklar gereği Bağımsız Denetim Raporunda bu şekilde geçmektedir. Bu husus da şirketin Genel Kurul Tutanağı ve Bağımsız Denetim Raporunda yer almaktadır.
Dolayısıyla, ilgili şirketlerin Genel Kurul Kararları ile Bağımsız Denetim Raporlarında görülen farklar yazınızda ima edildiği gibi herhangi bir suistimalden değil, mevzuat gereği yapılması zorunlu muhasebe süreçlerinden kaynaklanmaktadır.
Ancak söz konusu asılsız beyanları tarafınıza taşıyanlar, Türkiye’de tüm şirketlerin aynı şekilde uyguladığı ve herhangi bir bağımsız denetçiye sorarak anlayabileceği hususları görmezden gelmeyi tercih etmiş, “amaca giden her yol mubahtır” anlayışı ile dezenformasyona neden olacak şekilde yorumlamış, yanıltıcı ifadeler ile Mahkemeye ve belli ki tarafınıza da sunulmuştur.
Hiç kimsenin ulusal ve uluslararası muhasebe standartları konusunda bilgi sahibi olması zorunluluğu yoktur, ancak 65 yıllık mazisi, yüzbinlerce üyesi ve hissedarı olan köklü kuruluşlarla ilgili iddialar ortaya atmadan ve toplumu yanıltmadan önce işin doğrusunu araştırma ve öğrenme yükümlülüğü mevcuttur.
OYAK ve OYAK bünyesinde faaliyet gösteren tüm iştirakler, Türk Ticaret Kanunu ve Sermaye Piyasası Kanunu başta olmak üzere yürürlükteki mevzuata uygun olarak faaliyet göstermektedir.
Bu kapsamda yazınızda yer verilen karar ve raporlar da hukuka uygun olup herhangi bir mali ve hukuki çelişki yahut hata içermemektedir.
Saygılarımızla.
ORDU YARDIMLAŞMA KURUMU"